25 Ağustos 2010 Çarşamba

N'olcak benim bu çay takıntım?


Ayılmam gereken günlerde kahvenin yerini hiçbir şey tutamaz. Fal bakılması gereken anlarda kahvenin yerini hiçbir şey tutamaz. Tarot kartları bile:P

Ama çay? Çay ile aramda olan bu bağlantım. Ne zaman güzel bir çay içsem, kendimi tazelenmiş, dinlenmiş, evimde gibi hissediyorum. Sanki annemlerdeyim, evin kedisi Ponçik yanımda, televizyonda kuru bir gürültü, mevsimlerden sonbahar ya da kış ve benim içim ısınmış, çoraplarım ayağımda, başım yaslanmış koltuğa, elimde yeni aldığım 5-6 kitap, ne okusam bilemiyorum, ama bir yandan da çok merak ettiğim filmi izlemek istiyorum, henüz okul bitmemiş, gelecek kaygısı oluştu oluşuyor ama henüz uzak, staj nedir daha adım atmamışım, iş başvurusu hiç yapmamışım, az önce yakmış olduğum tütsünün kokusu burnumda ve biliyorum ki tüm ailem ve sevdiklerimin keyfi aynı benimki gibi yerinde. Güzel bir çaydan alacağım tek yudum bana bunları hissettirebilir, eğer gözlerimi birkaç saniye için kapamam mümkünse...

Bahsi geçen çay, bildiğimiz demlenmiş siyah çay. Yeşil çay, adaçayı vs. bende asla ama asla aynı hissiyatı uyandıramaz. En lezzetli çay vapurda içilendir. İnce belli bardakta, iyice demlenmiş çaya 2 şeker atmak gibisi de yoktur.

2 yorum:

  1. Aman Allahım, biri beni mi anlatıyor ne:)

    YanıtlaSil
  2. aslında çayı çok aramam, ancak son zamanlarda ben de çok fena müptelası oldum..özellikle bu yazından sonra bana da o güzel günleri anlattı, bir çay koyup içmek istedim..

    YanıtlaSil