20 Kasım 2013 Çarşamba

Yağmurun sesi

Tamamen sessiz bir oda. Dışarıda dama vuran yağmur damlalarının sesi. Öyle güzel, sakin yağmur...

Tüm kiri temizliyor, rahatlatıyor, kucaklıyor. Ne olursa, hem içeride hem de dışarıda oluyor.

Kelimeleri düşünmeden yazmak, ne büyük özgürlük. Kimseye anlatacak derdinin olmaması, kimseye ve en çok "kendine" kendini kanıtlamaya ihtiyacın olmaması, ne büyük hafiflik. 


Hayatın inişleri çıkışları arasındaki şaşkınlık geçince, belki büyümek, belki olgunlaşmak, belki de yaşamayı öğrenmek ve yaşamı kabul etmek sayesinde, her şey daha kendi gibi oluyor. İçeride, dışarıda... 


Söyleyecek sözüm yok, umrumda değil. Ünlem yok, çünkü umrumda olmaması kayıtsızlıktan, sevgisizlikten, kızgınlıktan gibi anlaşılmasın. Öylesine her şey, herkes olması gerektiği gibi, ağzımdan çıkacak herhangi bir ses, büyüyü bozabilir gibi geliyor. 

Yorum yok, ses yok, bu gece sadece yağmur var. O da bana; dünüme, bugünüme ve yarınıma... Ve kimin ihtiyacı varsa, ona doğru ulaşsın. 

Hoşgeldin Aralık, beklemiyordum seni. 

Yağ yağmur, hep güzelsin. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder